KÜMBET YAYLASI, ESPİYE
Gezimizin bu aşamasında biraz akrabaların yanına uğrayıp ,
kısa bir süre için yerleşik hayata geçmeyi düşündük...
Giresun Kalesi'nden sonra direksiyonu Kümbet yaylasına çevirdik..
Yayla yolunda orası olmaz burası olmaz derken bizim kahvaltı etmemiz öğle üzerini buldu..
Babamız semaverde çayımızı, ben masayı hazırlarken çocuklarda çevrede minik çileklerden topladılar..
Bilmeyenler vardır belki Karadeniz'in bir çok yerinde çocukların kollarına taktıkları ,
susamsız simitlerden yapılır ve çokça da satılır ..
Veee pazartesi öğlen yeşilin her tonunun bulunduğu çamlar içindeki Kümbet Yayla'sındayız nihayet....
Bana göre yayla dediğin tam da Kümbet gibi olmalı ..
Bana göre yayla dediğin tam da Kümbet gibi olmalı ..
Büyük çam ormanları ,yeşilin en canlı tonları ,doğal yiyecekler daha neler neler...
Özellikle Temmuz'un 18' i gibi Kümbette yayla şenliği oluyor ki kaçırılmayacak güzelliktedir...
Kısacası görülmeye değer bir yerdir..
Kısacası görülmeye değer bir yerdir..
Biz Kümbet'te bulunan akrabalarımız eşliğinde mantar toplamaya gittik..
Çocuklar ilk defa mantar toplayacaklardı ,gerçi bende en son çocukluğumda böyle bir şey yapmıştım..Bir bilenle gittiğimiz için nerede mantar olur, hangi mantar yenilebilir bunları uygulamalı olarak öğrendik.. Fotoğraflardan da anlaşılacağı gibi mantar cennetine düştük.
Ayağımızı nereye bassak mantardı..Mantarları çok zevkle topladık, hatta çoğu zaman ,
ben daha çok toplayacağım diye yarış bile yaptık..
Kümbet Yaylası'nın şenliğinin yapıldığı alan çok geniş ve güzel
eğer giderseniz bu alanı görün derim ..
Dereli belediyesine burdan bir duyuru da bulunmadan da edemeyeceğim..
Rabbim böyle muhteşem bir yeri size vermiş daha temiz olabilirdi..
***
Biz kahvaltımızı evde değilde yeşillerin içinde yapmayı tercih ettik..
Daha sonra Şebinkarahisar'a geçtik..
Annem, kardeşim ,çocukları ve biz kocaman bir aile, bir gün bir gece de orada geçirdik....
Ertesi sabah babamız ve çocuklar büyük bir zevkle Şebinkarahisar kalesine tırmandılar..
Tırmandılar diyorum çünkü kale ilçeye tamamen hakim kayalıkların üzerine yapılmış..
Kalenin tarihinin Roma döneminden daha eskiye gittiği söyleniyor..
Biraz harap ve bakımsız olsa da kalenin haşmeti hala yerinde..
Çocuklar ilk defa mantar toplayacaklardı ,gerçi bende en son çocukluğumda böyle bir şey yapmıştım..Bir bilenle gittiğimiz için nerede mantar olur, hangi mantar yenilebilir bunları uygulamalı olarak öğrendik.. Fotoğraflardan da anlaşılacağı gibi mantar cennetine düştük.
Ayağımızı nereye bassak mantardı..Mantarları çok zevkle topladık, hatta çoğu zaman ,
ben daha çok toplayacağım diye yarış bile yaptık..
Kümbet Yaylası'nın şenliğinin yapıldığı alan çok geniş ve güzel
eğer giderseniz bu alanı görün derim ..
Dereli belediyesine burdan bir duyuru da bulunmadan da edemeyeceğim..
Rabbim böyle muhteşem bir yeri size vermiş daha temiz olabilirdi..
***
Biz kahvaltımızı evde değilde yeşillerin içinde yapmayı tercih ettik..
Daha sonra Şebinkarahisar'a geçtik..
Annem, kardeşim ,çocukları ve biz kocaman bir aile, bir gün bir gece de orada geçirdik....
Ertesi sabah babamız ve çocuklar büyük bir zevkle Şebinkarahisar kalesine tırmandılar..
Tırmandılar diyorum çünkü kale ilçeye tamamen hakim kayalıkların üzerine yapılmış..
Kalenin tarihinin Roma döneminden daha eskiye gittiği söyleniyor..
Biraz harap ve bakımsız olsa da kalenin haşmeti hala yerinde..
Bu arada anne ısrarıyla kışlık kullanılmak üzere eriştemizi de orada yaptık..
Ertesi sabah Şebinkarahisar'dan ,gezi sonunda tekrar dönmek üzere Espiyeye'ye doğru yola çıktık.. Espiye Giresun'un 45 km uzaklıktaki ilçesi aynı zamanda da eşimin memleketi..
Biz köye ayak basar basmaz az bir dinlendikten sonra çocuklarla fındık toplamaya başladık..
Köydeki insanlar taze fındık yemekten çok ta hoşlanmasa da biz bayılıyoruz..
Beline fındık sepetini(tokasını) takan doğru bahçeye geçti.
Çocuklar yine sen çok topladın ,ben daha çok topladım yarışına girdiler...
O gün çok sıcaktı, zevkine de olsa fındık toplamak bizim için çokta kolay olmadı..
Bu sene fındık toplamaya insanlar,
ramazandan bir hafta kadar önce başladıkları için çok zorlandıklarını düşünüyorum.
Rabbim yardımcıları olsun..
Sofraya gelen hiç bir ürün kolaylıkla gelmiyor kıymetini bilmek lazım....
Biraz sebze meyveleri görmek için diğer bahçeyi dolaştık..
Karadeniz de sürekli yağmur havası olduğu için genelde sebze ve meyveler sulanmadan büyüyor..
Hoş geldiiiin:))
YanıtlaSilResimler çok güzel görünüyor...
Kuzenimin eşi Şebinkarahisar'a kaymakam olarak atandı.Uygun bir zamanda ben de oraları bu vesileyle görmek istiyorum...
giresun simitini takmışlar kollarına :D
YanıtlaSilpardon eşım duymasın bulancak sımıdı :D
YanıtlaSilcanımm harika bir gezi olmuşş susamsız simit kastamonuda da çok meşhurdur:))
YanıtlaSilespiyeyi bende geziştim harika yerler..
Hoşbulduk Ezgiii..
YanıtlaSilKuzenin bizim ellerde desene şu an..
Sümeyye bu simiti gören her Karadenizli kendi il veya ilçesine has zannediyor senin vede benim eşimde eşinde öyle herhalde ama Karadenizin pek çok yerinde biliniyor ve satılıyor..
Deniz Kastamonuda bu simitlerden görmemiştim demek orada da yapılıyor..
Harikaa pozlar .Çok güzel bloğunuz var gerçekten.Oğlanlar şanslı böyle yetenekli anneleri olduğu için. Fotoğraflar avrupada çekilmiş gibi.Karadeniz çok farklı zaten.Sevgiler
YanıtlaSilHayırlı Ramazanlar
vallah harika olmus ya o semaverede bayildimmmmmmmmmm ya ne guzel olur cayi
YanıtlaSil