29 Kasım 2011 Salı

.....Ev Yapımı Pizza......

Fastfood tabir edilen yemek tarzını hiç sevmem..
Acıktım mı ayakta geçiştirmeyi, hamburger ,bisküvi  tarzı şeyleri yemeği hiç mi hiç sevmem..
Bu tarz yiyecekler bana çok yapay geliyor..
Ama pizza sürekli yememek şartı ile hele de evde yapılınca bahsettiğim tarz yiyeceklerden ayrılıyor sanki..
İçinde kullanacağınız malzeme ile besleyiliciğini çok çok artırabilirsiniz..
Bu  kısım tamamen damak tadınıza kalmış..
İşte size iştahınızı kabartacak kocamaaan bir dilim...



Daha önce de anlatmıştım küçük oğlum Berkan ve sınıf arkadaşları her hafta cumaları birbirlerine gidiyorlar...
Geçen haftalarda bir cuma günü de bizdeydiler.
Pizza yapar mısın anne ?
Pizza partisi verelim olmaz mı diyince neden olmasın dedim .
Hem lezzetli ,hem de pratik dedim ve malzemeleri hazırlayarak başladım işe...
Kolajları takip ederek bile yapabilirsiniz..

Malzemeler
1,5 su bardağı ılık süt
2 çay kaşığı ( instant) maya
1 tatlı kaşığı tuz
1,5 çay kaşığı şeker
3 yemek kaşığı oda sıcaklığında tereyağ
aldığı kadar un

Salçalı Sosu İçin
5yemek kaşığı domates salçası veya 1 su bardağı domates sosu
(1 çay bardağı su)
1 tatlı kaşığı kuru fesleğen
1 çay kaşığı karabiber
1 tatlı kaşığı kekik
2 diş sarımsak
yarım çay bardağı sıvıyağ

İç malzemeleri
Sucuk, salam, sosis
10-15 zeytin(yeşil ,siyah)
2 adet biber(yeşil,kırmızı)
2 adet domates
1 çay bardağı haşlanmış mısır
1kuru soğan(yemeklik doğranacak)
1 su bardağı kaşar peyniri rendesi

Yapılışı
Ilık sütümüzün içine maya ve şekeri koyarak karıştıralım.
 Tuz ve tereyağı da ilave edelim azar azar unu ilave ederek hamurumuzu hazırlayalım.
 Yumuşak bir hamur elde edelim,  30-40 dakika kadar mayalanması için
 hamurun üzerini kapatalım ve bekletelim..
Hamurumuz mayalanırken üzerine süreceğimiz salçalı sosu hazırlayalım.
 Bir kase içerine salçayı veya (yazdan hazırladığımız) domates sosumuzu alalım .
Salça kullanıyorsak su ile ketçap kıvamında açalım.
 İçerine rendelenmiş sarımsak, sıvıyağ ve diğer baharatları ilave edelim ve karıştıralım.
Pizzamızın içine koyacağımız malzemeleri isteğinize göre seçin ve hazırlayın.
Sucuk, salam ve sosisler doğranır.
 Zeytinlerin çekirdekleri çıkartılır ve yuvarlak doğranır.
 Biberler doğranır ve domates ince dilimlenir..
1 kuru soğanı yemeklik doğrayalım.
Mayalanmış ve kabarmış olan hamurumuzu bir iki dakika daha yoğuralım.
Uygun bir fırın tepsisini tamamen yağlayalım ve hamurumuzu tepsiyi kapatacak hatta kenarlarına çıkacak şekilde ince yerleştirelim.
 Üzerine hazırladığımız domates sosumuzu her tarafına gelecek şekilde sürelim.
 Kaşarımızdan bir kaç yemek kaşığı serpiştirelim.


Hamurumuzun tepsinin kenarlarına taşan kısımlarına yukarıda kolajda gördüğünüz gibi yarım sucuk yerleştirelim ve kapatalım.
Pizza ve hamur işlerinin  kenar kısımları pek istenerek yenmez.
İşte bu araya koyduğunuz sucuklar sayesinde kenar kısımları sevilerek yenecek.. 

Kenarları da kapattıktan sonra yemeklik doğradığımız kuru soğanı her yere gelecek şekilde serpiştirelim.
Kullanacağınız diğer malzemeleri de zevkinize göre hamurun üzerine serpiştirin.
En üste dilim domatesleri yerleştirelim.
190 derece de ısıtılmış fırında malzemeler pişip hamurumuzun da altı kızarana kadar pişirelim.
 Pizzamızı fırından çıkarmamıza yakın rendelediğimiz kaşar peynirimizin geri kalanını üzerine serpiştirelim ve kaşar peyniri eriyince dilimleyerek servis yapalım..




Çocuklar çok beğendi ...
Tepsinin tamamı bitti desem yeridir..
Yanında ayran ve yine fırında pişen elma dilimli baharatlı patateslerle pek güzel olur..


.............Afiyet Olsun................

25 Kasım 2011 Cuma

Bisküvili Çikolata Kuleleri ve Çikolata Sosu.......

 Cumanız hayırlı olsun;
Geçmiş akraba günü lezzetlerimizden birisiydi bu iştah kabartan lezzet...
Görüntü itibariyle çok kolay hazırlandığı malum ama görüntü sizi yanıltmasın çok çok lezzetliydi...
Hem basit, hem ptatik ...
Çocuklara bile hazırlatabilirsiniz zevkle yaparlar ve de yerler..


Malzemeler
1 paket fındıklı yuvarlak bisküvi (eti çay keyfi olabilir).
1 poşet toz krem şanti
1 çay bardağı süt

üzeri için
hindistan cevizi

Yapılışı
Toz krem şantiyi soğuk süt ile koyu kıvamda hazırlayalım.
Bisküvileri süte batırıp çıkaralım ve düz kısmına krem şantiyi sürelim ,diğer bisküviyi de aynı şekilde sütle ıslattıktan sonra kremşantili büsküvinin üzerine kapatalım.
Kulelerimizin üzerinede bir çay kaşığı kadar krem şantiden sürdükten sonra,
servis tabağımıza alalım ve son olarak üzerlerine hazırladığımız veya hazır aldığımız çikolata sosumuzu dökelim.


Çikolata Sosu Hazırlayalım
1 su bardağı süt
1 su bardağı su
1 yemek kaşığı nişasta
2 yemek kaşığı kakao
2 yemek kaşığı şeker

Tüm sos malzememizi küçük bir tencerede karıştıralım.
Orta derecede yanan ocak üzerinde kaynayana kadar, karıştırarak pişirelim.
Üzeri kabuk tutmayacak şekilde yine karıştırarak soğutalım ve kulelerimizin üzerine dökelim.

**
*Tarifteki miktarları misafir sayınıza göre artırabilirsiniz yukarıdaki servis tepsisinde 4 paket kadar kullanılmış...
Bu tarifi hazırlayan ev sahibimiz dayımın gelini Ayşegüzel'ede sevgilerimi sunuyorum her ne kadar tarifi göndermemiş olsa da. :)))
...............Afiyet Olsun...............

22 Kasım 2011 Salı

Güveçte Kaşarlı Mantar...


Şu son iki gündür İstanbul yazdan kalma günleri yaşıyor...
Güneş, açık hava güzel şey .
Kış ayı içinde olsakta ilkbahardaymışım havası uyandırıyor bende..
Küçükken (4-5 yaşlarımda) annemlerin beni hastalığım dolayısı ile temiz hava alayım diye bir sene boyunca
köyde dedemlerde kalmam için bıraktığını hatırlıyorum..
Küçük halam o zamanlar genç kızdı ve benim için en iyi arkadaştı..
Onun yanından hiç ayrılmaz o nereye gitse bir kuyruk gibi takip ederdim.
Halamla, ilkbahar zamanıydı sanırım
elimize sepet alır mantar toplamaya giderdik ,etrafta da şimdi adının yayla çiçeği olduğunu öğrendiğim sarı ve mor çiçekler ve tavşanlar olurdu..
Topladığımız o mantarlarla şimdiki gibi mantar sote felan yapmazdık..
Hatırladığım mantarlı bulgur pilavı var mesela ; yazarken bile ağzım sulandı, çok severdim çünkü..
Güneşten güzel havalardan nerelere geldim dimi...

Mantarla yapılan yemekleri çok seviyorum ,aslında ben genel olarak mantar severim..
Yani mantarla yapılabilen her tür yemeği severim.
Mantarın tadını bilmeden yemem sevmem diyenleri de pek anlamam doğrusu,
insan bilmediği lezzeti nasıl sevmez !
Yanımda mantarı bilen,tanıyan biri olursa mevsimin de toplamaktanda büyük zevk alırım..
Büyük şehir imkanları malesef kültür mantarına el mahkum ; hiç yoktan iyidir diyor, kullanıyoruz..
Gerçi eşim her kültür mantarı kullanışımda oda mantar mı ki sizi kandırıyorlar, demeden edemiyor..
***
**
*
Gördüğünüz güveç mantarı Ramazan ayında kardeşime yemeğe gittiğimizde onlarda yapmıştım..
Sizde benim gibi bir mantar severseniz ve daha önce denemediyseniz deneyebilirsiniz.

MALZEMELER
750 gr mantar
2 yemek kaşığı tereyağ
1 adet kuru soğan
5 adet taze biber (kırmızı-yeşil)
1 adet defne yaprağı
3 diş sarımsak
Tuz, karabiber, kekik

Üzeri için
Kaşar rendesi

Yapılışı
Mantarları suda fazla bekletmeden iyice yıkayalım ve kurulayalım. İstediğiniz boyutta doğrayın.
(Mantarlarınız çok minikse doğramayabilirsiniz de)
Tavaya ince doğradığımız soğan ,sivribiber ve sarımsakları alalım ve tereyağ ilavesi ile yumuşayana kadar kavuralım.
Ardından doğranmış mantarlarımızı ilave edelim kavurmaya devam edelim.
Tuz, karabiber,kekik ve defne yaprağını ilave edelim ,bu arada mantarlarımız suyunu salıp tekrar çekmeli .
Eğer mantarlar fazla su saldıysa tavayı ağzı açık bırakırsanız su buharlaşarak kaybolacaktır.
 Mantarlarımız yumuşayınca ister tek bir güvece isterseniz küçük porsiyonluk güveçlere (toprak yada cam güveç olabilir) paylaştıralım.
Üzerine kaşar rendesi serpelim önceden 200 derecede ısıtılmış fırında kaşarlar eriyip üzeri
 kızarana kadar fırında tutalım.( Aşağı yukarı 10 dakika kadar)
Sıcak sıcak servis yaparsanız tadına doyum olmayacaktır...

*Sotelediğiniz mantarlı karışımı fırına verme işlemini servis yapmadan hemen önce yaparsanız sıcak sıcak servis yapmış olursunuz..

.............Afiyet Olsun............

19 Kasım 2011 Cumartesi

Elmalı Şekerpare

Hepinize hayırlı bir gün ve hafta sonu dileyerek başlayalım bugünkü postumuza;
Kızımın dünyaya gelişi çok sevindirdi biliyorsunuz ,evimizi şenlendirdi ama blogla arama azıcık mesafe koymama da sebep oldu sanki....
Minik hanımla ilgilenelim derken bloğa her gün biraz daha az zaman ayırır oldum ..
Ama kopmadım bilesiniz; bloğuma yazmak, yorumlarınızı okumak, birilerinin beni takip etiğini bilmek çok farklı ve hoş bir duygu...

Bugünkü tarifimiz olan elmalı şekerpare bayramdan kalma bir tarifti...
Bayram öncesi Giresun'dan çok miktarda gelmiş olan elmaları bozulmadan,
 değerlendirme çabası sonucu ortaya çıktı.
Aslında iyi de oldu
Güzel değişik bir tarife sahip oldum...
*
Ben elmaların neredeyse tamamını rendeledim ve elmalı kurabiyeler de kullandığımız harç gibi hazırlayarak eşit parçalara ayırarak dondurucuya attım..
Bu harcı yeri gelince kurabiye,tart veya turtalarda yada bu şekilde tatlılarda kullanmayı düşünüyorum..
Hazırda bu tarz malzemelerin bulunması işleri kolaylaştıracaktır.. 

Bu şekerpareler hem görünüm olarak göz doldurdu, hem de lezzet olarak benden ve tadanlardan tam not aldı diyebilirim..

Malzemeler
250 gr tereyağı
1 çay bardağı sıvı yağ
1,5 çay bardağı pudra şekeri
3 yumurta(birinin sarısı dışı için ayrılacak)
2 yemek kaşığı yoğurt
1 su bardağı irmik
1 paket vanilya
1 paket kabartma tozu
Aldığı kadar un

İç malzemesi
5 iri elma
Yarım su bardağı şeker
1 tatlı kaşığı dolusu tarçın
Yarım çay bardağı ceviz içi(veya fındık)

Şerbet için
4 su bardağı toz şeker 
3 su bardağı su
Yarım limonun suyu

Yapılışı
Önce şerbetimizi hazırlayarak işe başlayalım ki, sonra soğuması için uzun süre beklemeyelim..
Tatlımız pişince ilk sıcaklığı çıkar çıkmaz üzerine ılık olarak şerbetimizi dökeceğiz.
Suyu, şekeri ve limon suyunu tencerede 15 dakika kadar kaynatalım ve soğumaya bırakalım.
Tatlımızın içini hazırlayalım.
Bunun için elmaların kabuklarını soyalım ve rendeleyelim, şekerini de ilave edip bir tavada suyunu tamamen çekene kadar pişirelim, sonra tarçın ve ceviz içini ekleyip karıştıralım ve tamamen soğuması için bir kenara alalım.
Hamuru hazırlamaya geçebiliriz.
Tamamen yumuşamış tereyağını ,yumurta, yoğurt ve şekeri karıştırma kabına alalım yoğurmaya başlayalım.  Sonra vanilya, kabartma tozu, irmiği ve de unu yavaş yavaş ekleyerek tam olarak kulak memesi kıvamında bir hamur elde edelim.
Hamurumuz yumuşak ve kolay şekillenen bir hamur olacak.
15 dk kadar hamuru dinlendirelim.
Hamuru şekillendirirken ben yukarıda ki kalıbı kullandım.
Bu kalıp Hatay(Antakya)nın merkezdeki çarşısından alınma...
Çok işime yarıyor,azıcık daha küçük olsa iyi olacak ama böylesi de güzel..
Kalıp sayesinde benim şekerpareler tam doyumluk oldular..
*
Kaynattım biraz farkındayım, tarifi anlatmaya geri dönelim ....
Tatlı hamurumuzdan avuç içi kadar (ya da daha küçük, hangi boyutta isterseniz) parçalar koparalım, sonra bunları avucumuzda top yapalım. Bu topun tam ortasına parmağımızı bastırarak çukur yapalım.
 Çukurun içine tamamen soğumuş olan elmalı içten koyalım. 
 Elimizde yuvarlayarak şekil verelim ve yağlı kağıt serdiğimiz tepsiye dizelim.
*
 Ben şekerparelerimi hazırlarken önce biraz hamur aldım, kenarlarından kalıbı saracak şekilde bastırarak kalıba yerleştirdim.
 İç harcımdan biraz koydum.
Hamurdan bir miktar daha aldım ve bu iç harcımın üzerini kapattım. Ve tepsiye ters çevirdim
Üzerlerine yumurta sarısı sürelim. Ve önceden 200 derecede ısıtılmış fırında hafif kızarana kadar (çok fazla kızarmasın.) pişirelim.
Tatlımız piştikten sonra biraz soğusun.(tamamen soğumayacak dikkat)
Sıcağa yakın ılıklıktaki şerbetimizi kepçe kepçe tatlımızın üzerine dökelim. 
Biraz bekleyelim, şerbeti yeteri kadar çektikten sonra ters çevirelim. Bu şekilde de beklesinler biraz..
Sonrasında yine ters çevirelim.
Tatlımız şerbetini tamamen çekince servis tabağına alalım.
*Üstüne tepside kalan şerbeti gezdirin, tatlıların üstüne bol miktarda hindistan cevizi veya toz fıstık serperek, servis yaparsanız daha şık olacaktır.. 
*Benim kullandığım elmalar ekşiydi biraz, tatlı içinde hoş bir tat verdiler
*İç malzemenizin suyunu tamen çektirin ki su hamurunuzu şekillendirirken sizi zor durumda bırakmasın..
*Hamurun içine iç malzemeyi kafi derecede koyun aksi halde hamuru kapatmanız zorlaşacaktır..
*Şerbeti tatlının üzerine birden değil kepçe kepçe dökelim.
*Tatlı şerbeti çabuk çekiyor, servis etmeden bir saat önce şerbetlerseniz yeterli olacaktır.
*Bu tarifle 20 ye yakın iri şekerparem oldu..Siz boyutunu normal boyutlarda tutarsanız 30 a kadar çıkartabilirsiniz..
Diğer bir şekerpare tarifim için buraya bakabilirsiniz...
 
..........Afiyet Olsun.........

11 Kasım 2011 Cuma

...Pideli Köfte.....


Hayırlı Cumalar;
Kurban bayramını da geçirdik, hayırlısıyla
İlk gün kurban telaşı,ikinci gün büyükleri ziyaret üçüncü ve dördüncü dün bize gelen misafirlerimizle güzel geçti bu bayram..
Eski bayramlar da ,eski bayramlar denir durur hep ama
aslında insanın bayrama hangi gözle baktığıyla alakalı bu mesele..
Eskiden çocuktuk ,bayramlardan çocukça ayrı bir zevk alıyorduk.
Sorumluluklar arttıkça, insanın omzuna binen yük arttıkça bazen bazı şeyler daha yorucu gelebiliyor.. 
Bayramın son günü Van yine sallandı;
Rabbim yardımcıları olsun sabır versin ve bir daha acı günler göstermesin inşallah...
*
Gelelim bugünkü tarifimize.
Çooook uzun süre önce yapmıştım bu yemeği
Biz çok beğendik, paylaşayım siz de beğenin..
Eskiden, 'fakir İskenderi' olarak bilinen bu yemek
 günümüzde ağzının tadını bilenler için enfes bir lezzet
İskenderin köfteli versiyonu, Bursayla bütünleşen lezzetli bir o kadar da kolay bir yemek..

Malzemeler

Köfte Malzemesi
100 gr kuzu kıyma
500 gr Dana kıyma (orta yağlı)
1 yumurta
Bayat ekmek içi(ya da galeta unu)
1 orta boy soğan(rendeleyelim)
Kekik, pul biber
2 diş sarımsak
Kimyon
Tuz ve karabiber

1 Adet pide
Sos malzemesi
2 Yemek kaşığı tereyağı
2 Yemek kaşığı sıvıyağ
2 Yemek kaşığı salça
1 Su bardağı su

Hazırlanışı
Köfte malzemelerimizi yoğurup köftelerimizi şekillendirelim .
Nemli bir bezle üzerini örterek serin bir yerde en az 2 saat dinlendirelim.
Dinlenmiş köfte harcımızdan ceviz büyüklüğünde parçalar koparıp elimizde şekillendirelim
ve fırında pişirelim.(İsterseniz kızartabilirsinizde ama ağır olur sanki)
 Bu arada sos için tereyağı ve zeytinyağını eritip, salçayı da ilave edelim..
Tuz ve karabiberini ekleyelim.
Suyunu da ekleyerek 5-6 dakika kaynatalım.
Servis tabağımıza pidelerimizi küçük küpler şeklinde doğrayarak dizelim
 Üzerine biraz yoğurt yayalım .
Yoğurdun üzerine de, hazırladığımız salçalı sosun bir bölümünü pidelerimizin her tarafına gelecek şekilde yayalım, üstüne köfteleri, kızartığımız biberleri kenarına koyalım üstüne eritilmiş tereyağını döküp yanına isteğinize bağlı olarak tekrar yoğurt koyabilirsiniz..
*
Yanına bir çorba, bir de salata güzel bir öğün olacaktır..
Soğutmadan sıcak sıcak afiyetle yiyelim.

...................Afiyet Olsun...................

3 Kasım 2011 Perşembe

.....Büzgülü Gül Tatlısı ve Bayram.......

Kurban bayramı için hem göze hemde damağınıza hitap edecek bir tatlı istiyor ve eğer hala tatlı yapmadıysanız buyrun derim..
Uzun süredir aklımda olup bir türlü uygulamaya koymadığım bir tatlıydı Gül baklava..

*
Ramazan bayramında Ab-ı Hayat'ın hatırlatması ile hadi yapalım dedim ve yaptım..
Ben çok eğlendim baklavayı yaparken, çokta lezzetli oldu..

Malzemeler
2 adet yumurta
1 su bardağı süt
Yarım su bardağı sıvıyağ
Yarım paket kabartma tozu
1 yemek kaşığı sirke
Yarım çay kaşığı tuz
Aldığı kadar kadar un

açmak için
Nişasta
 
üzeri için
150 gr.tereyağ

İçi için
Ceviz veya fındık içi(ben fındık kullandım)

Şerbeti için
5 su bardagi su
4 su bardagi şeker
2 tatlı kaşığı limon suyu

Yapılışı
Hamur malzemelerini kullanılılarak kulak memesi ,yumuşak bir hamur yoğuralım.
Yarım saat kadar dinlendirelim. (Dinlenen hamur daha güzel ve kolay açılacaktır)
İlk olarak şerbetimizi hazırlayalım.
Şerbetimiz için şekeri , suyu ve limon suyumuzu tencereye koyup,  karıştırarak kaynatalım hazır olunca da soğumaya bırakalım.
Dinlenen hamurumuzu cevizden biraz daha büyük 30 eşit bezeye ayıralım.
Bezelerimizin üzerine açmayı beklerken kurumasını önlemek için nişasta serpip bir kenara alalım.
Her bezeyi nişasta ile servis tabağı büyüklüğünde ince açalım.
Aşağıdada görüldüğü gibi....

İncecik açtığımız baklava yufkamıza bolca fındığımızı serpiştirelim.
3.fotoğrafta görüldüğü gibi yufkayı baş ve işaret parmağımızla büzüştürelim.
Daha sonra  diğer kulaklardanda içeri doğru büzelim ,bu şekilde kat ve kıvrımlar oluşacak..
Oluşan kulakçıkları karşılıklı olarak kapatalım. Bakınız  5-6-7 ve 8. fotoğraflar.
Katlanan yer alta gelecek şekilde ters çevirerek yağladığımız tepsiye dizelim.
Diğer bezeleri de aynı şekilde açtıktan sonra tepsimize dizip fazla kabarmamaları için tatlılarımızı 3-4 yerinden kürdanla deliyoruz.
Baklavalarımızın üzerine eritilmiş ve köpüğü süzülmüş tereyağımızdan 1–1,5 yemek kaşığı kadar her tatlının üzerine dökelim.
Önceden 200 derecede ısıttığımız fırında tatlımızın üzeri kızarana kadar pişirelim.
Pişince sıcak tatlının üzerine soğuk şerbeti gezdirelim.
Gerçektende çok lezzetli ve yapımı da kolay ve eğlenceli bir tatlı..

Değişik bir gül baklavası şekli de burada var fikir edinmek için bakabilirsiniz...
                     
**
 Bayramlar uzak  yakın akrabalarımızın hâl hatırlarını sormak için bir vesiledir. 
Bayramda ulaşabildiğimiz kadar çok dostumuza ve yakınımıza ulaşalım, akrabalarımızla gönül bağımızı tazeleyelim.
Yaşadığımız her günü, ayı ve seneyi bir vesile, bir fırsat bilip hayır ve hasenatlarımızı yapmaya bakalım;
İhtiyaç sahiplerini görelim gözetelim.. 

Kurbanınız Kabul Bayramınız Mübarek Olsun...  
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...