29 Mart 2013 Cuma

Çocuklara İçin Hazırlanmış Lezzetler


Hayırlı cumalar olsun tüm izleyenlerime ;
Bugün İstanbul'da insanın içini ısıtan hatta coşturan çok güzel bir hava var..
Rabbim bugünlerimizi aratmasın ama kıştan sonra insan özlüyor güneşin o ısıtan yüzünü..
*
Hafta içi ağır misafirlerim vardı..
Küçük oğlumun okul arkadaşları ve bir öğretmeni..
Misafir ağır olunca hazırlanacak ikramlarda ona göre olmalı dimi..
Çocukların seveceği gözlerine  ve damaklarına hoş gelecek lezzetler hazırlanmalıydı..
Evdeki minik cadıma rağmen hazırlanmaya çalıştım acizane..
Minik cadım diyorum , sen aptın bende apıcam ,sen kestin men de kesceeem  , mende kulabiye apcam bu sıralar hiç bişeyden eksik kalmıyoruz ..
Büyüyor ,büyüyor  ama olan bendenize oluyor misafire mi hazırlandım savaştan mı çıktım bazen anlamıyorum.( o denli yoruluyorum anlayacağınız) 
Rabbim evlatlarımızı hayırlı eylesin inşallah..

Evveeet kısa bir hasbihalden sonra çocuklar için hazırladığım lezzetlere geçelim mi?
Altta kolajda toplu olarak görüyorsunuz..


Şirin Uğur Böceklerim
Bu böcükleri hazırlamak çin işkencesi gibi ..
O minicik çörek otlarını domatesin üzerinde tutturabilene aşkolsun..
Ama sonuç çok güzel oluyooor..
Geç karşısına seyret..  
Önümüzdeki hafta kahvaltı günümüz bende belki tekrar yaparım diye düşünüyorum ama belkisi var işte..


Peynirli Mısır Unlu Poğaça
Değişik lezzetlere açık olanlar için denebilir..
Tarifini paylaşacağım inşallah.


Kaşarlı Kol Böreği



Yoğurtlu Makarnalı Garnitürlü Salata
Tarifi burada var..


Lokum Kek
Ispanaklısından sonra dayanamadım içi sade olanını da çoçuklar için denedim..
Çok severek yediler..

 İçecek olarak babamıza ve öğretmenimize çay çocuklara ise Kızılcık suyu
ikram ettim..
Yazdan hazırlamış olduğum bu meyve suları kışın çok işime yaradı..


Ve son olarak çocukların hayır diyemeyeceği 
Mısır patlattım..


Minik hanımın izin verdiği süre içinde hazırladıklarım bunlardan ibarettir..
Fikir vermesi açısından sizlerle de paylaştım efem..

24 Mart 2013 Pazar

Ispanaklı Lokum Kek (Lamington Keki)


Akraba günü tariflerimizden birisiydi bu gördüğünüz lezzet..
Yapımı azıcık el oyalayıcı olsa da sonuç buna değiyor..
Masa da bu lokum kekleri gören çocuklar bunlar hazır mı dediler bunu da belirtmeden geçmeyeyim..
İçi sünger gibi yumuşacık, dışı misler gibi kakao sos ve hindistan cevizine bulanmış
 sıra dışı bir kek sunumu oldu..
Siz de benim gibi keki çok fazla sevmiyorsanız bu lokumlar tam da size göre diyebilirim..
Belirtmeden geçmeyelim bu kekin aslı Avusturalya da lamington diye biliniyormuş..
Onlar bizim gibi ıspanaklısını yapmıyorlarmış tabi sade bir kek ve kakaolu sosa bulanmış şekliyle..
Orjinal hali için bakınız burası


 Bu lokum kekleri hazırlarken aklımıza içini ıspanaklı hazırlamak geldi..
Öyle de yaptık..
Yalnız bizim ıspanaklar püre olarak dondurucudan çıkarıldıkları için
 biz kekte istediğimiz yeşil renge ulaşamadık..
Siz ıspanaklısını yaparsanız
 ıspanağı taze kullanırsınız, böylece içi yemyeşil dışı kakaolu lokumlarınız olacak belirteyim..
Lafı daha fazla uzatmadan lokum kekimizin  tarifine geçelim..

Malzemeler
4 yumurta
1.5 su bardağı şeker
1 su bardağı süt
Yarım su bardağı sıvı yağ
3 su bardağı un 
1 su bardağı ıspanak püresi
2 paket kabartma tozu
Yarım portakal kabuğu rendesi ve bir tatlı kaşığı vanilya

sos için
3 su bardağı süt
3 yemek kaşığı kakao
7 yemek kaşığı toz şeker
1 yemek kaşığı tereyağ
80 gr. bitter çikolata

üzeri için
 Hindistan cevizi

Yapılışı
Oda sıcaklığındaki yumurtaları ve şekeri kabarıp krema kıvamını alıncaya kadar 4 dakika çırpalım..
Sütü ve yağı ilave edelim, sonrasında da ıspanak püresini ekleyelim..
Un ve kabartma tozunu karıştırıp yavaş yavaş ilave edelim çırpmaya devam edelim..
En sonunda vanilya ve portakal kabuğunu ilave edip karıştıralım.
 Elde ettiğimiz hamuru daha kolay çıkması için yağlı kağıt serdiğimiz tepsimize dökelim..
(Ya da yağlayıp unladığımız tepsiye)
Kek hamurumuzu pişirmek üzere 180 derecelik fırına gönderelim.
Üzeri kızarıp kabarmış olan kekimize içinin pişip pişmediğini kontrol etmek üzere kürdan testini de yaptık mı ilk işlem tamamdır..

Kek soğuyunca altta kolajda gördüğünüz gibi kare olarak dilimlere ayıralım..
Dilimlerin boyutu zevkinize kalmış. 
(Küçük boydakiler daha bi lokum gibi oluyor sanki, karışmadan da edemedim di mi)
Bizim yaptıklarımızda büyük olmuş farkındayım..


Sosumuzu hazırlamak için..
Bunun için 3 su bardağı sütü, kakaoyu, tereyağı ve şekeri küçük bir tencerede karıştıralım..
 Sosumuzu kaynar kıvama gelene kadar ocakta tutalım.. 
Kaynamaya başlayınca çikolatayı ilave edelim ve ocağı kapatalım..
Karıştırarak çikolatanın erimesini sağlayalım..
Sosu karıştırarak kabuk tutmayacak şekilde soğutalım..
Tamamen soğumuş olan sosa altta gördüğünüz gibi kek dilimlerimizi (her yerine gelecek şekilde)
 hızlıca  batırıp çıkaralım.
Sosladığımız keklerimizi fazla sosunu süzüp fırının ızgara telinin üzerine alalım ve bu şekilde
 birkaç dakika bekletelim ki sosu içine çeksin..
Sosu çekmiş olan keklerimizi, hindistan cevizine bulayalım..
Lokumumuz hazırdır..
*Keki sosa hızlıca batırıp çıkarmamızdaki amaç, kekin sosu tamamen çekmesini engellemektir..
Kekin kıvamı yumuşak olduğu için bu önemli..


Bir iki saat dinlendikten sonra lokum kekimiz servise hazırdır..
Biz akraba günümüz münasebetiyle başka şeylerde hazırlayacağımız için kolaylık olması açısından lokumlarımızı bir gün önceden hazırladık..

Bu keki Avusturalyada hazırlarken sosa batırmadan önce enlemesine kesip arasına marmelat sürüp daha sonra küp küp kesiyorlarmış..
daha sonra da istenilen bir sosa bulayıp hindistan cevizine..

Başta da dediğim gibi azıcık el oyalıyor ama sonuç buna değer..

.........Afiyet Olsun........

20 Mart 2013 Çarşamba

Patates Pare Tatlısı


Hayırlı bir gün hepimizin olsun inşallah..
Güneşin kendini göstereyim mi göstermeyeyim mi diye çekindiği,
 mart ayının martlığını yaptığı bir hava var İstanbulda ve güzel ülkemin pek çok yerinde..
İşimin başımdan aşkın olduğu malum aslında ama mazeretim var sular kesik..
Sağ olsun belediyem zamanlı zamansız tamirat işine kalkışınca
 bendeniz de böyle kendimi ev işlerinde tatile çıkarıyorum..
Aslında gün tariflerini sırayla paylaşmam gerekiyordu ama arşivde bekleyen patates pare gözüme ilişince sırayı bu günlük ona verdim..

Malzemeler
125 gr tereyağı
2 adet haşlanmış patates
2 adet yumurta(bir sarı dışı için)
2 yemek kaşığı irmik
2 yemek kaşığı pudra şekeri
1 paket vanilya
1 paket kabartma tozu
aldığı kadar un

İç harcı için
ceviz, tarçın

Şerbeti için
4 su bardağı su
4 su bardağı toz şeker
1 dilim limon

Yapılışı
Şerbeti hazırlamakla işe başlayalım
Bunun için şekerle suyu kaynatalım.
 1 yemek kaşığı kadar limon suyunu ilave edelim kıvama gelince ocaktan alalım ve soğumaya bırakalım.
Patatesleri yıkayıp kabuklarını soyduktan sonra  haşlayalım ve rendeleyelim..
Hamur için haşlayıp ezdiğimiz patatesleri, tere yağını, yumurta, irmik ,pudra şekeri ,kabartma tozu ve vanilyayı karıştırma kabına alıp yoğuralım..
Yavaş yavaşta elediğimiz unu ilave edelim.
Ele yapışmayan kıvamda bir hamur elde edelim.

Hamurdan ceviz büyüklüğünde parçalar koparalım, elimizle açalım ortasına cevizli tarçınlı içten koyalım ve hamuru birleştirelim,  birleşme yeri alta gelecek şekilde ters çevirip tepsiye dizelim.
(tepsi yağlı kağıt serilmiş ya da  yağlanmış olmalı) .
Ayırdığımız bir yumurta sarısını üzerlerine  sürelim.
180 derecelik ısıda üzerleri kızarana kadar pişirelim.

Üzerleri kızarıp pişen patates parelerimizin ilk sıcaklığı çıkar çıkmaz ılık olan şerbetimizi üzerine dökelim..
Tatlımız şerbetini çekince üzerine hindistan cevizi ya da toz fıstık serperek servis edebiliriz..

18 Mart 2013 Pazartesi

Akraba Günümüz ve Kardeşçe Dostça Yaşamanın Sırrı

Arılar, karıncalar, vahşi hayvanlar bile birlikte hayat sürüp dururken, içtimaî bir varlık olarak yaratılan insanların tek başına kaliteli bir hayat sürmesine imkân var mı? 
Bir zamanlar gelemeyene gidilir; tutmayana el, göremeyene göz olunur; ama mutlaka irtibat sağlanırdı.
 Hastalık veya başka bir sebeple cemaate ve cemiyete katılamayanlar, evlerinde ziyaret edilerek onlara yalnız olmadıkları hissettirilir ve  mânevîyatları takviye edilirdi.
 Hasta ziyareti için evinden çıkan birinin, çıktığı ândan itibaren kendisiyle birlikte yetmiş bin meleğin de çıktığını ve o kişi için akşama veya sabaha kadar istiğfar ettiklerini öğrenmiş insanların
 başka türlü davranması da beklenemezdi zaten. 
Psikoterapist ilim adamlarının son asırda farkına vardıkları tedavi metotlarının, asırlardır cemiyetimizde tatbik ediliyor olması, göğsümüzü kabartıyor, kabartıyor ama, her geçen gün kendi öz değerlerimizden uzaklaşmak da bir o kadar üzüntüye gark ediyor insanı. 

 Hâlbuki bizden öncekilerin bir araya gelme, diyalog kurma, arayıp sorma, selâmlaşma, güzel ve doğru konuşma, hediyeleşme, müşfik davranma, öfkeye hâkim olma, sabretme, teenni ile hareket etme gibi birçok hasleti; günümüz insanının yalnızlık hastalığını tedavi etmez mi dersiniz? 
*
Pazar günü gerçekleştirdiğimiz son akraba günümüzde teyzemin oğlu Burak'ın okuyup istifademize sunduğu anlamlı bir yazıyı paylaşmak istedim sizinle..
Tavsiyem siz de bu linke tıklayıp yazının tamamını kendi nefsiniz adına düşüne düşüne okumanızdır..

Bu paylaşımdan sonra gelelim ilgiyle takip ettiğiniz  akraba günü menümüze ve menüsüne..
Bu ay annemdeydi sıra..
Sıra annede olunca bir gün önceden gidilir mi gidilir..
Gelinimiz Hacer ile hazırlıkları beraberce yaptık..
Menüyü tek bir görüntü olarak (kolaj) sunmak istedim ama picasa sağ olsun aksiliği üzerindeydi yine 
 izin vermedi ,ne yapalım bizde tek tek paylaşırız..

Tahinli cevizli kuru baklava
Hazırlanışı çok kolay lezzet olaraksa çok sevilen bir lezzet oldu.   
Benzer bir tarif burada daha önce paylaşmıştım tıklayıp görebilirsiniz..


Yarma(Buğday) Salatası
Lezzetli ve kolay bir salataydı.. Tarifini vereceğim inşallah..  


 Ispanaklı Lokum Kek
Yine tadı ve sunumuyla şık bir lezzet..
Ben hazırlarken çok zevk aldım. 
Sade de yapılabilir.. Biz içini ıspanaklı yapmayı tercih ettik.
Tarifini yakında vereceğim inşallah.. 

Brokoli Salatası
Tarifi paylaşılacak..


Patates Çanağında Garnitür
Tarifi yakında..

Barbunyalı Karalahana Diblesi
Tarifini alınca paylaşacağım..
Akraba günümüz vesilesi ile bazen alışılmış lezzetlerin dışına da çıkıyoruz böyle işte..


Etli Karalahana Sarması
Genelde zeytinyağlısı olurdu değişiklik yapalım dedik sıcak sıcak servis ettik..
  

Sade Pamuk Poğaça
Menüye son dakika da eklenen poğaçalar..


Kalem Böreği Kızartması
 (Bu böreklerin eski isimlerini hiç sevmezdim iyi oldu isim değiştirdikleri)..


Veee

Haşhaşlı Revani..
Tarifi blogda mevcut buraya  tıklayıp bakabilirsiniz..


İşte günümüzün lezzetlerinin hepiciği bu kadar..
Rabbim eksikliğini göstermesin ,günümüzü devamlı kılsın..
Ve daha güzellerini de sizlere nasip etsin inşallah..


Postun başında bir kısmını paylaştığım güzel yazıyı okumayı ve de okutturmayı lütfen ihmal etmeyelim..
Bu anlamda çok eksiklerimiz var..
Eğer bizler okur eksiklerimizin idrakine varırsak belki de değişime önce kendimizden başlarız ne dersiniz???

13 Mart 2013 Çarşamba

Mısır Unu Helvası

Güneşli bir ilkbahar günü var İstanbul'da 
Sıcacık bir Merhabayla başlayalım biz de bugünkü tarifimizi vermeye..
Bir akşam yemeği sonrası; canların tatlı çektiği ve pratik ne yapabilirim diye düşünürken ortaya çıkan bir tatlıdan bahsedeceğim bugün size..
Pratik ,bildiğiniz helvalardan pekte farkı olmayan ,farkı malzemesi olan bir tatlı..
Mısır unu helvası..
Anneme mısır unu helvası deyince yüzünü ekşitip ,
'mısır unundan da helva mı olurmuş' deyişi hala gözümün önünde..
Belki bu tadı bilmeyenler de aynı tepkiyi vermişdir başlığı görünce ne dersiniz ???

Malzemeler
2 su bardağı mısır unu
125 gr tereyağı
1 su bardağı kırık fındık içi

Şerbeti için
2 su bardağı su 
2 su bardağı şeker

Yapılışı
Helvamızın şerbetini su ve şekeri kaynatarak hazırlayalım ve soğumaya bırakalım..
Tereyağını yayvan bir tencereye alalım ve eritelim..
Mısır ununu ilave edelim  kaşıkla sürekli karıştırarak 4-5 dakika kavuralım..   
Çekilmiş fındık içinden yarım çay bardağı kadar ayıralım gerisini helvaya ilave edelim ve
 karıştırmaya devam edelim..
Kavrulup kokusunu aldığımız mısır ununa şerbeti ilave edelim ve kaşıkla hızlıca karıştıralım.
Helvayı servis tabağına alıp ayırdığımız yarım çay bardağı fındıkla süsleyelim.. 


Mısır unu helvası aslında irmik helvası tadında bir helva..
Bu tadı tatmamış olanlara, servis ederken mısır helvası olduğunu söylemezseniz 
irmik helvasından ayırt edemeyeceklerdir..  
*Baştan uyarayım bu helva çok hafif oluyor bu yüzden çok yenebiliyor..
* Kullanacağınız mısır ununun gerçek fırın kurusu unu olmasına dikkat edin..(Fırınlanmış mısır unu değil)
Rengi koyu olan mısır unundan bahsetmiyorum ; fırında kurutulmuş mısırı kastediyorum.
Piyasadaki özellikle marketlerde satılan hazır mısır unları çok ince taneli ve hatta nişasta karışımlı olduğu için aynı lezzete ulaşamayabilirsiniz..
Bu yüzden de mısır unu alırken bir bilenle almanızı tavsiye ederim..

.........Afiyet Olsun......

5 Mart 2013 Salı

Bazlama Nasıl Yapılır?

 
Sabah sabah kahvaltıda sıcacık bazlama sevmem diyeni duymadım görmedim..
Hele üzerine tereyağ sürülmüş haliyle bir başka güzeldir..
Ağızları sulandırmak için bunları yazmam bile yeter aslında..
Bazlama yapmak inanın zor değil.
Deneyin siz de göreceksiniz..
   
Ne zamandır aklımdaydı bu bazlamaları yapma fikri..
Bugün öğleden önce hamurunu hazırladım mayalanmaya bıraktım..
Zeynep'imi uyutunca da başladım hamurla oynamaya..
Yuvarla, aç, pişir ve mutlu son, tadına bak..
 
 
 Tereyağ ve köy peyniri sıcacık bazlamaya ayrı bir tad katıyor tavsiye ederim..
 
Malzemeler
6-7 su bardağı un
1 yemek kaşığı tuz
1 tatlı kaşığı şeker
1 paket kuru maya
Ilık su   
 
Yapılışı
Unu, hamuru hazırlayacağımız kabımıza alalım..
Tuz, maya ve şekeri ilave edelim.
Ilık suyu yavaş yavaş ilave ederek altta gördüğünüz gibi ele yapışan kıvamda bir hamur elde edelim..
Hamurumuzun üzerini kapatalım 1 saat kadar mayalanması için bekletelim..
   
 
Mayalanan hamur iki katı kadar olunca , portakal büyüklüğünde yuvarlaklar yapalım..
Hazırladığımız yuvarlakların üzerine un serpip 10 dakika bekletelim.. 

 
Mayalanan yumakları el ya da merdane yardımı ile 1 parmak kalınlığında açalım..
 
 
Aslında bazlama sac üzerinde güzel olur ama evlerimizde sac olmadığına göre ocak üzerinde teflon tavada da pişirebiliriz..
Isıttığımız teflon tavada açtığımız hamurları çevire çevire kabarta kabarta pişiriyoruz..
Altta aşama aşama pişen bir bazlama görüyorsunuz..
 
 
 
İşte hepsi bu kadarcık..
Bazlamanın hazır satılanlarını görmüşsünüzdür muhakkak..
Ama her zaman dediğim gibi hazır olan hiçbir şey de lezzet, ev yapımında ki gibi olmuyor..

 
Sizlerde uygun bir zamanınızda bu bazlamalardan hazırlayıp,
 fazlasını dondurucunuzda saklayabilirsiniz..
İhtiyacınız olduğunda dolaptan çıkarıp tavada ya da tost makinanızda ısıtmanız yeterli..

 
Adaşımın her ay düzenlediği şablon çekilişine bu ay bende katılmak istedim..
Bakalım sonuç ne olcak....
 

4 Mart 2013 Pazartesi

Tam Buğday Unlu Ev Ekmeği (Makinasız)


 
Ben çocukken her sene Giresundan dedem tarafından çuvalla unumuz gönderilirdi..
O zaman ki çocuk aklımla unutmamışım, bu undan bişey yapılınca esmer bir görüntüsü olurdu..
Zaman içinde beyaz un göze daha hoş geldiği için bir çok lezzeti hazırlarken kullanılmaya başlandı...
*
Şimdi o esmer unlu zamanlar aranır oldu..
Beyaz un ve türevlerinden kendimizce kurtulmaya çalışıyoruz.
Esmer olan gerçek buğday unu değere bindi..
Doğal olan diğer gıda maddelerinde olduğu gibi..
 
Benim kullandığım un da bildiğiniz köy değirmeninde çekilme,
 içinde şunu bunu olmayan gerçek buğday unu..
Evde ekmek yapmak benim için bir oyundan farksız..
Hamuru yoğurmak ayrı zevk, mayalanıp kabarmasını izlemek ayrı bir zevk,
 fırında pişmesini izlemek ayrı bir zevk..
 
 
Gördüğünüz ekmeği çok yoğun olduğum bir günde yapmıştım..
Evden çıkmadan ekmeğimin hamurunu yoğurdum üstünü sardım sarmaladım öyle çıktım dışarı..
Akşam eve gelince de malesef tepsi mayasını beklemeden
 mayalanmış olan hamurumu fırına verdim..
Sonuç gördüğünüz gibi..
 
Malzemeler
3 su bardağı tam buğday unu
2 su bardağı normal beyaz un
1 paket kuru maya(ınstant)
1 tatlı kaşığı toz şeker
1yemek kaşığı tuz ve
 Ilık süt

Yapılışı
Unları hamuru yoğuracağımız kaba alalım..Tuz ,kuru mayayı kenarından ilave edelim..
Ilık olan sütü yavaş yavaş ilave ederek ele çok az yapışacak kıvamda bir hamur elde edelim..(Dikkat cıvık bir hamur değil kulak memesi kıvamına göre cıvık olacak)

Hazırladığımız hamuru iyice yoğuralım hamur tam anlamı ile özleşsin..
Yoğurma işlemi bitince hamurumuzun üzerini bir kapakla hava almayacak şekilde kapatalım..
Üzerini de sıcak tutması için battaniye tarzı bişeyle saralım..
 
Hamurumuz iki misline ulaşana kadar mayalanması için bekletelim..
Bu normalde yazın bir saat içinde mümkündür ama ortamın sıcaklık derecesine göre değişir..
 
Mayalanmış olan hamuru elimizi(elimize yapışmaması için) una batırarak tezgah üzerine alalım ve tepsiye koymadan önce şekillendirmek için çok az yoğuralım ve şekil verelim..
Pişirme de kullanacağımız tepsiyi belli belirsiz yağlayalım ve un serpelim..
Ekmek hamurumuzu tepsiye alalım. .
 
Şekillendirdiğimiz hamurun üzerine un serpelim ve çok derin olmayacak şekilde
 keskin bir bıçakla çizelim..
Ben artı şeklinde çizdim, tercih sizin..
 
Bu aşamadan sonra hamurumuzu tepsi mayası için 30 dakika daha ılık ortamda bekletelim.(Ben acelem olduğu için bu aşamayı atladım)
Ekmek hamurumuzu 200 derecede ısıttığımız fırında (turbo) 20 dakika pişirelim..
 Daha sonra fırının derecesini 180 dereceye indirelim bir 20 dakika daha kontrollü olarak pişirelim..   
 
 
Üzeri kabuk tutup kızaran ekmeğinizi hamurlaşmadan soğuması için tepsiden fırınınızın ızgara teli üzerine çıkarabilirsiniz..  
Biz bu aşamayı da bekleyemedik sıcak sıcak dilimledik..
 
Ben ekmek tarifini verirken anlatım içinde hassas noktalara ara ara değinmeye çalıştım..
 
Ekmek pişirirken uygulayabileceğimiz diğer püf noktalar için buraya da bakabilirsiniz..

2 Mart 2013 Cumartesi

Patates Mantısı

Akraba günü menümüzün tariflerinden birisi de patates mantısıydı..
Tarifi elde olmayan sebeplerden dolayı biraz geç kaldı farkındayım bunun için üzgünüm..
Kıymalı harcı bu çanakların içine sıcak sıcak koyup üzerinde sarmısaklı yoğurt ve yağ ilavesi ile servis yapacaktım....
Peki neden bu şekilde servis yaptım?
 
Aldığım patatesler haşlandıktan sonra bildiğiniz kum gibi çıktı..
Çanak şeklini verebilmem mümkün olmadı tabii
Son anda tarifi iptal etmekte işime gelmeyince, tabiri caizse çevir kazı yanmasın oldu..
 
Sunum bir anda şekil değiştirdi..
Dilim dilim sunup üzerine sarmısaklı yoğurdumuzu ve yağımızı dökerek servis yaptık bizde..
  
Malzemeler
6-7 orta boy haşlanmış patates
1 çay bardağı doğranmış maydanoz
Tuz  ve karabiber

İç harcı
1 adet kuru soğan
300gr. kıyma
1 Kase yoğurt
Sıvıyağ
Tuz ve karabiber
 
Üzeri için
1 Kase çırpılmış yoğurt
3 yemek kaşığı tereyağı
1 Çay kaşığı kırmızı biber

Hazırlanışı
Patatesleri haşladıktan sonra rendeleyelim.
 İncecik doğradığımız maydanozu patateslere ilave edelim..
  Tuz ve karabiberi ekleyip tekrar karıştıralım.
Patatesi biraz buzdolabında bekletirseniz daha kolay şekil verirsiniz..
 
İç harcı için ;
Soğan ve kıymayı sıvıyağı ilave ettiğimiz tavada kavuralım..
Tuz ve karabiberini ilave edelim .
 
Patatesli harcın yarısını tepsimize bastırarak yayalım..
Üzerine kıymalı harcımızı yayalım..
Kıymanın üzerine de kalan patates harcımızı, kıymayı tamamen kapatacak şekilde yayalım..
Her bir dilimin üzerine sarmısaklı yoğurt ve onun üzerine de kırmızı biberli tereyağ dökerek servis yapabilirsiniz.. 
*Ben servis yapmadan önce sıcak servis yapabilmek için patatesli mantıyı tekrar fırında ısıttım..
 
Sıcak servis yapmanız tavsiyemdir..
*Yukarıdaki tarif içindeki renkli yazılmış patates kelimelerini tıklarsanız
daha önce patatesle yaptığımız diğer tarifleri tek tek görebilirsiniz.. 
 
....Afiyet Olsun.....

1 Mart 2013 Cuma

Lezzet Tabağı (Arpa Şehriyeli ,Patates Püreli Tavuk Kavurma)

 
 
Hayırlı ,bereketli cumalar diliyorum tüm takip edenlerime;
Bu sefer arşivde bekleyen bir tarifimle karşınızdayım..
Haftalar önce bir akşam yemeği için hazırlamıştım bu lezzet şölenini..
*
Sizde de olur mu bilmem ama..
Bazen beni  akşama ne yapayım telaşı alır..
Sanki hiç bir şey bilmiyormuşum da birisinin hatırlatmasına ihtiyacım varcasına..
İşte böyle bir günün sonunda Edison'un ampulü bulması gibi
gözümün önüne yukarıda gördüğünüz tabak beliriverdi..
Evde bu üçlüyü sevmeyen de olmadığına göre, olur dedim kendi kendime..

Tarif için bu üç sayfadan yararlanabilirsiniz, diyecektim ki..
Yorulmayasınız diye sizin için daha önce paylaşmış olduğum,
Arpa şehriye pilavı, Patates püresi ve Tavuk kavurmasının tariflerini birleştirdim..
 
Malzemeler

Arpa şehriye pilavı için 
1,5 su bardağı arpa şehriye
3 su bardağı sıcak su
2 yemek kaşığı tereyağı
1 yemek kaşığı sıvı yağ
1 kuru soğan
1 'er kırmızı ve yeşil biber
 tuz

 Patates püresi için
4 iri patates
1 su bardağı süt
1,5 yemek kaşığı tereyağı
Tuz ve karabiber

Tavuk kavurması için
1 bütün tavuk göğsü (haşlanıp didiklenmiş)
Yarım çay bardağı sıvıyağ
2 diş sarımsak
1limon suyu
tuz, karabiber,
isot ya da pulbiber,
köri, kimyon ve kekik
Yapılışı
Arpa şehriyesi pilavı için; Kırmızı biberler ve kuru soğanı minik küpler şeklinde doğrayalım.
Tencereye tereyağı ve sıvıyağı alarak kızdıralım.
Kızan yağın üzerine dolmalık kırmızı biberleri ve soğanı ekleyelim ve orta ateşte arpa şehriyeyi de ilave ederek şehriyenin rengi değişene kadar karıştıra karıştıra kavuralım.
Rengi hafif koyulaşan şehriyelerin üzerine tuzunu ve 3 su bardağı suyu ekleyerek karıştıralım.
Tencerenin kapağını kapatarak önce orta ateşte ,kaynadıktan sonra kısık ateşte suyunu çekene kadar pişirelim (arada kontrol edelim).
Tavuklu bölüm için; Tavuk göğsünü yıkayıp tuz ilave ettiğimiz suda haşlayalım..
 Haşladığımız tavuğumuzu ince ince didikleyelim .
Didiklediğimiz tavuğumuzu kavuracağımız tavamıza alalım..
Yarım çay bardağı sıvı yağımızı tavuğun üzerine döküp kavurmaya başlayalım.
Bu arada baharatlarımızı, limon suyumuzu ve sarımsak rendemizi de ekleyip çok açık olmayan ocakta 10 dakika kadar alt üst ederek kavuralım..

Patates Püresi için; 4 adet patatesi haşlayalım.
Haşlanan patatesleri bir tencereye rendeleyelim. pütür kaldı ise ezme aleti ile pürüzsüz hale getirelim.
Ezdiğimiz patateslerin üzerine 1 yemek kaşığı tereyağ,1 su bardağı süt, tuz ve karabiber
 ilave ederek karıştıralım..
Pürenin kıvamını daha akışkan isterseniz bunu süt ilave ederek belirleyebilirsiniz..




 Yemeğimiz genel hatları ile bundan ibarettir..
Bir bardak ayran ve salatayla akşam yemeği için yeterlidir diye düşünüyorum..
*Tavuk kavurmasının tadı bildiğiniz tavuk döner gibi oluyor..
Ben özellikle pilav üstü tavuk yapacaksam, tavuğu mutlaka bu şekilde kavurarak servis yapmayı tercih ediyorum.... Sarmısak ,limon suyu kekik ve köri tavukta lezzet patlamasına sebep oluyor..
Lezzet olarak on numara diyebilirim..
 
......Afiyet Olsun.....
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...