30 Aralık 2011 Cuma

..........Yine Yeni Bir Akraba Günü............

Herkese hayırlı cumalar olsun İnşAllah...
Bu sene 6 .senemiz sanıyorum akraba günü düzenlememizin.
Seneler seneleri kovalıyor..
2011 Bitmeden biz yeni senenin çekilişini yaptık bile..
Akrabalarımız maşallah  neredeyse İstanbul'un tamamına yayılmış durumda..
Bu hafta taa Tuzlaya kadar gittik..
Trafik olmasa bu gidişler daha zevkli olacak ama buna da şükür bu ayda gördük, görüştük, stres attık..
Bir sonraki ay kimde olacağız onu öğrendik..
Ev sahibimiz Zeliha, çalıştığı halde maşallah bizlere birbirinden lezzetli tarifler hazırlamıştı..  


Tuzlu Kurabiye(Tıklayın tarifi görün)

Pirinç Salatası(namı diğer çin salatası)


Yaprak Sarma(TIKLAYIN)


Damla Çikolatalı Kek(Tarif yakında)


Örgü Kıymalı Milföy Börek
(Büyük fotosunu yanlışlıkla sildim  kurtaramadım da ,elimde tek bir börekçik kaldı idare edin)

Mısırlı patates salatası
Bir benzeri burada  ve burada var .
Farklı bir patates salatası da burada var..


Kakao Soslu Tavuk Göğsü
Vişne soslusu ise burada


 Tiramisu


Bir de Poğaça tabağımız vardı ki oda yanlışlıkla silindi ve de kurtarılamadı....
Zeliha'nın hazırladığı çeşitlerin hepsi birbirinden lezzetliydi..
Günümüzde dışarıdaki kış soğuğunun tersine yine sıcacıktı..


Bir sonraki ay ve yeni bir akraba günü için geri sayıma başladık bile..

.................Sevgi'den Sevgilerle................

28 Aralık 2011 Çarşamba

Vişne Reçelli Kek....

Hayırlı günler dileyerek başlayalım bugünkü postumuza ;
Geçen hafta bildiğiniz gibi blog yıldönümümüz dolayısı ile hediye çekilişi yapmıştık.
Hediyemizi göndereceğimiz arkadaşımızı belirledik, yıl sonu itibari ile yoğun olan  kargo faliyetlerinden dolayı hediyemizi ancak gönderebildik..
Başka neler mi yaptık?
Bu hafta sonu İstanbul'un bir ucuna yine ,yeni bir akraba günümüzü gerçekleştirmek için gittik..
Annem bendeydi bol bol gezdik dolaştık..
*
Dışarıda güneşli mi güneşli bir hava var ;aslında tam tersi buz gibi soğuk bir hava kendileri..
Bu soğuk havada sıcacık çay ve beraberinde mis gibi kokan bir keke kimse hayır demez herhalde.. 
İşte bugün çok önceleri yaptığım ama paylaşım için zaman bulamadığım lezzetli mi lezzetli bir kekle sizleyim..

Çok fazla tatlı sevmeyen biri olarak kek içinde ekşi tatlar hoşuma gidiyor..
Özellikle limon, portakal ve vişne tercihim oluyor çoğu zaman..
Kış mevsimi dolayısı ile narenciye bol zaten ,bu kek sayesinde evde beklemiş yenmeyen reçellerinizi de değerlendirmeniz pekala mümkün..
Mor haşhaşta artık kek yaparken vazgeçilmezlerim arasına girdi..

Malzemeler
 3 yumurta
 1 Çay bardağı şeker
 1 Çay bardağı sıvı yağ
 1 Çay bardağı süt
 1 Portakal kabuğu rendesi
 1 Su bardağı çekilmiş fındık
Yarım çay bardağı haşhaş
1 paket vanilya 
1 paket kabartma tozu
1 tatlı kaşığı tarçın
1 Su bardağı taneli reçel (ben vişne kullandım)
Alabildiği kadar un (normal kek hamuru kıvamında olacak)
Yapılışı
Yumurtalarla ve şekeri krema kıvamına gelecek şekilde çırpalım.
İçine sırası ile fındık ve reçel dışındaki tüm malzemeleri ilave ederek çırpmaya devam edelim.
Kırık fındık içi ve reçeli karıştıralım.
Yağlanmış kalıbımıza kek hamurumuzun yarısını dökelim.
Araya fındıklı reçelli karışımımızı boşaltıp yayalım.
Sonra kalan kek hamurumuzu yavaş yavaş vişnelerin üzerine boşaltalım…
180 derecede kontrollü olarak 40 dakika kadar pişirelim.
Kekimiz pişince kalıptan mümkünse hemen çıkarmayalım ,
10 dakika kadar dinlendirirsek sonuç daha güzel olacaktır..

Yukarıda Ekşi lezzetleri sevdiğimi belirtmiştim ya,
Sırada limon soslu bir kek tarifi var ..
Akraba günü lezzetlerimiz var,
bekleyin ve izlemede kalın
Tarifler gelmek üzere hazırlanıyor..

................Afiyet Olsun..................

24 Aralık 2011 Cumartesi

Vee Hediye Çekilişimizin Sonucu ...

        
   Hediye çekilişimizin süresi dün gece 22:00 dolaylarında bitti...
Kime çıkacağı merakı ile hediye çekilişini ,hiç beklemeden Random.org sayesinde yaptım ve de paylaşıyorum 
Öncelikle adsız ve çift yazılmış yorumları eledim.
Kalan 22 ismi yukarıda gördüğünüz üzre belirleyip yazdım.. 
Hediye paketi şanslımız görüldüğü gibi 14 numaradaki Hayat Cafe adlı blog sahibi Meliha arkadaşım oldu..



Melihacım; tebrik ederim
adres bilgilerini mail adresime (sevgitekinalp@yahoo.com) gönderirsen hediye paketini kısa sürede
göndermeye çalışırım.
Çekilişe katılan herkese  motive edici yorumları için ayrıca teşekkür ediyorum ..

16 Aralık 2011 Cuma

....Sevgiden Esintiler 2 Yaşında ve Hediye Çekilişi....

2009 Senesi Kasım ayında başlamışım Sevgiden Esintiler de yazmaya, sizlerle paylaşıma....
Geçen sene koşuşturmacadan kaçırdım ilk yaşımızı ,
Bu sene yine kaçarken yakaladım.
Evet bu gün itibari ile 2 yaşında bir blog Sevgiden Esintilerim benim..


Yeni yaşımız hatırına izleyenlerime, takip edenlerime çam sakızı çoban armağanı kullandıklarında
Sevgiden Esintiler'i hatırlayacakları bir hediye paketi vermek istedim..
Aslında geçen senede böyle bir isteğim vardı ama nasip olmadı..
Bu hediyeyi siz kazanmak isterseniz ,
öyle şu şart bu şart demeyeceğim çünkü sevmiyorum böyle şeyleri..
Bu yazının altına Sevgiden Esintiler de görmek istediğiniz şeyleri, düşüncelerinizi belirten yorumunuzu yazın.
Adınızı ve e posta adresinizi eklemeyi unutmayın ki kim olduğunuzu bileyim....
Blogu olmayan ama izleyicim olup yorum bırakanlar da (ad ve mail adresleri bildirimi şartı ile)çekilişe katılabiliyor.
Çekiliş yurtiçinde yaşayanları kapsıyor yurtdışında yaşayanlar yurtiçinde adres verirlerse sorun kalmaz.. 
Bilgileri eksik olan yorumlar maalesef geçersiz olacak..

                                                Çekiliş için  Başlangıç Tarihi :16 Aralık 2012
                        Bitiş tarihi :  23 Aralık  2012 akşamı

24 Aralık Sabahı kazananı açıklayacağım .

........Sevgilerimle......

15 Aralık 2011 Perşembe

Düşes Patates(Fırında Kaşarlı Patates Topları)


İşte size pratik ,pratik olduğu kadar da lezzetli bir aperatif...
Patates ve kaşar peynirinin muhteşem uyumu..
Bu patates toplarını hafta sonu katıldığımız bir düğün yemeği sonrası yaptım..
Çünkü yemek menüsünde buna benzer bir aperatif vardı..


Malzemeler
1 kilo patates
2 yumurta (birinin sarısını ayıralım)
Yarım su bardağı kaşar peynirİ( rendeleyelim)
1 yemek kaşığı tereyağ
2 silme yemek kaşığı galeta unu
Yarım çay kaşığı köri
tuz ve karabiber

Yapılışı
Patatesleri haşlanıp ezelim.
 Bir yumurtanın tamamını diğer yumurtanın sadece akını ve kalan tüm malzemeyi ilave edelim ve ister elinizle isterseniz kaşık yardımı ile hamur haline getirelim.
 Elde ettiğimiz patatesli hamurumuzdan cevizden biraz daha büyük boyutta elimize alalım ve yuvarlayalım.
Yağlı kağıt serdiğimiz fırın tepsimize yerleştirelim.
Patateslerimizin üzerine ayırdığımız yumurta sarımızı sürelim üzerine de susam serpelim.
 180 derece de ısınan fırında toplarımızın üzerleri kızarana kadar pişirelim.
İşte hepsi bu kadar..
 

Çok bereketli bir tarif ,bir tepsi dolusu çıkıyor..
Ve kaşla göz arasında da bitiyor..
İlk sıcaklığı çıkar çıkmaz yenilmesi tavsiyemdir ama farketmeden bütün tepsi bitebilir dikkat!!!
Ben bir kaç tanesini parmak şeklinde yaptım ve galeta ununa buladım..
Ama top şeklinde olanlar daha lezzetli oldu...
*
Özellikle et yemeklerinin yanında servis edilirse çok hoş olur diye düşünüyorum..
Belki sabah kahvaltısında bile olur sıcak sıcak ne dersiniz?



Minik kuş seyir halinde..
Zeynep hanımcım henüz bu patates toplarından yiyemese de
 pişim aşamasını zevkle seyretti..

...............Afiyet Olsun.....................

12 Aralık 2011 Pazartesi

....Felafel (Nohut Köftesi).....


Felafel ;özellikle Orta Doğu  kültürüne ait olmakla birlikte , bir çok ülkenin birden sahip çıktığı
başta Ürdün, İsrail, Filistin, Lübnan, Suriye ve Mısır’ da yaygın olarak tüketilen bir bakliyat köftesi..
Et sevmeyenler için alternatif bir protein kaynağı..
Ramazandan kalma bir tarifti ancak sıra geldi kendilerine..

Malzemeler
1 kase haşlanmış nohut
1 büyük boy yumurta
1 tane kuru soğan (taze soğan da olabilir)
1 -2 diş sarımsak
1/2 bardak galeta unu(kıvam ayarlamak için kullanacağız)
2 yemek kaşığı un
1 tatlı kaşığı kimyon
1 tatlı kaşığı susam
2 yemek kaşığı tahin
karabiber, kırmızıbiber
kişniş
Yarım demet maydanoz
1 çay kaşığı kabartma tozu
Tuz

Kızartmak için sıvı yağ 
Hazırlanışı
Nohutları bir gün önceden yıkayıp ,ıslatalım.
Ertesi gün haşlayalım ve kabuklarını soyalım.
Rondodan geçirerek tamamen ezilmesini sağlayalım.
Yumurta, soğan rendesi, un, galeta unu, sarımsak(ezilmiş), karbonat, maydanoz ve baharatları ilave ederek köfte gibi iyice yoğuralım.
 Yapışkan olursa içine galeta ununu toparlamak amacı ile yavaş yavaş ilave edelim.
Hazırladığımız köfte harcını hem dinlenmesi hem de daha kolay şekil vermek için
buzdolabında1 saat kadar bekletelim.
Köftelerimizi şekillendirip bol kızgın yağda kızartalım.
Fazla yağını çektirmek için havlu kağıda çıkaralım.
Yoğurtlu sos ya da yeşillikler ile servis edelim.
 
*Bu köfteyi ceviz büyüklüğünde yuvarlayarakta şekillendirebilirsiniz..
*Kızartmak için mutlaka kızgın yağ kullanın.
Köfteleri orta ısıda pişirirseniz hafif köfteler elde edemezsiniz ve tatları daha ağır olur.
*Felafeller kızardıktan sonra acılı domates sosla veya sarımsaklı yoğurt sosla servis yapabilirsiniz..
.
..................Afiyet Olsun.....................

9 Aralık 2011 Cuma

.....Yazdan Kalma, Kümbet Yayla Şenliği Görüntüleri .....

Hayırlı bir hafta sonu diliyorum hepiciğinize....
Evet Yazdan kalma ,bol fotoğraflı, uzun bir postu paylaşmak istiyorum sizinle..
Karadenizin yaylaları yeşilin tavan yaptığı yerlerdir..
Yazın ortasında, tam bir yeşil curcunası yaşarsınız ve ruhunuz buna pek bir memnun olur..
İşte Kümbet Yaylası da Karadenizin eşsiz görülmesi gereken yaylalarından biridir..
İlkbaharın gelişi ile Karadeniz yaylalarında başlar bir kıpırtı..
 Anzer, Sis dağı ,Kadırga, Kümbet ,Bektaş  ve daha bir çok yayla da şenlikler ardı ardına yapılır..
İşte görülmeye değer bu yaylaların başında Kümbet gelir..
Kümbette şenlik 15-16-17 Temmuz tarihlerinde yapılır..
Bu şenlik hasat mevsiminde olan Karadeniz köylüsü ve vatan hasreti ile memleketinde olan insanlar için bulunmaz eğlenceli bir gündür..     
*
Biz memleket özlemi ile gidenler sabahın 17 Temmuz sabahı erkenden düştük Kümbet yollarına
Neden mi?
Çünkü iyi bir yer bulunacak ve kahvaltı şenlik alanında mis gibi hava eşliğinde yapılacak  ..
Aşağıda görülen alan Kümbet yaylası öncesi Eğribel Yaylası ve muhteşem temiz bir havası var..


Yayla olur da sis olmaz mı?
Kümbet bizi sisi ile karşıladı..


Kümbette asıl şenlik son gün yapılıyor..
Ama insanlar üç gün öncesinden bu güzel havayı teneffüs edebilme amacı ile çadırlarını kuruyorlar .
Gecenin malum soğuğunda da kocaman ateşler eşliğinde güzel zaman geçiriyorlar..
Bizim Zeynebimiz o zaman 3 aylık olduğu için biz bu ihtimali aklımızın ucundan bile geçiremedik..

Kendimize göre uygun yeri bulduk ve hazırlık komitesi kahvaltı için başladı çalışmalara..



Tencere alır da tavayı unutursan yumurta da bu şekilde tencerede pişer işte.. 
Olsun burası yayla olmazlar olur burada..

Burada kahvaltının tadı bir başkadır..
Çayın tadı muhteşemdir.
Sebebi suyunun yayla suyu havasının yayla havası olmasıymış... 
Ye ye doymuyor insan burada..

Zeynep hanımı uyuttuk bu arada ve yanımızda ne varsa üzerine örttük ,üşümesin diye..

Karnımızı doyurduk ,sıra geldi gözümüzü gönlümüzü şenlendirmeye..
Muhteşem çamlığa doğru bir yürüyüş iyi gelir .



Şenlik alanından gözüme takılan görüntülere ne dersiniz..
Karadenizde çalışan kadın çocuğunu böyle taşırmış..
Aslında şehirdeki taşıma şekillerinin yöresel olanı..

Hava soğuktu ama katılım her zamanki gibi güzeldi..
O gün yakın köylerin birinde bir şehit olmasından dolayı eğlence pek yapılmadı.


Şenlik düzenleyicileri bu şenliği, Milli birlik ve beraberliği ,dayanışmayı şer odaklarına gösterme amacı ile inadına yapacağız dediler..



Bize her yer Trabzon diyor minik kardeş..


Teyzem bu haliyle bile şenlikteki yerini almış..

Büyüsekte içimiz hala çocuk..



Karadeniz insanı çok üretici ,mucit ruhlu..
 

Gezdik, dolaştık ,öğle oldu acıktık..
Festival alanı bu saatlerde et kokuları ile doluyor..
Pişiriyorlar veriyorlar size de yemek kalıyor...


Etin yanında pilav olmadan olmaz sanki..
Pirinci getiren eşim ,pilavını da kendi yaptı..


Beni bilenler çok iyi bilir benim çayla aram yoktur..
Sevemedim yıllardır kendilerini..
Ama burası başka hem semaver,hem yayla suyu ,hem de bol oksijen birleşince ardı ardına gelsin çaylar... 


Festivalin en kötü yanı sonuydu herhalde..
Duyarsız insanların geride bıraktıkları çöp yığınları biraz üzüntü vericiydi ,
temiz buldukları yeri temiz bırakabilme bilincine sahip olabilseler herşey daha güzel olurdu ama yine istenilmeyen görüntüler..
Dönüş trafiğinide unutmamak lazım..
Allahtan biz Trafiğin aksi yöne gittiğimiz için sorun yaşamadık ama gözümüz gönlümüz dinlenmiş bir şekilde evimize döndük..
Benimki de büyük cesaretti üç aylık çocuğu al yaylaya git..
Ama korktuğum olmadı temiz havadan mıdır nedir uyuyup durdu yavrucak.. 


Kümbet Yaylası ile ilgili bir önceki yıllara ait görüntüler burada ve burada...

6 Aralık 2011 Salı

Elmalı Rulo Pasta

Tüm izleyicilerime ,sevenlerime varsa sevmeyenlerime hayırlı bir gün dileyerek başlayalım bu günkü postumuza...
Kaç gündür kayıt girmeye çalışıyorum ;uğraş uğraş olmuyor fotoğrafları yükleyemedim..
Bende işin kolayına kaçtım kendime göre buldum bir yöntem,
 picasa izin vermezse vermesin dedim ,başka bir şekilde yükledim fotoları ..
*
Bugünkü tarifimiz Pratik mi pratik elmalı bir rulo kek
Rulo kek pasta yapmak çoğu kişiye biraz sıkıntılı gelir ve yapmaktan çoğu zaman kaçınılır..
Hani bazen diyorum ya eğlenceli bir tarif diye ,
işte bu rulo  keki de hazırlarken çok eğlenecek zevk alacaksınız.. ... 

Evde ki fazla elma stoğunu eritme çabalarım sonucu ulaştım bu tarife..
İşte bu rulo kekle elmalı iç malzemeyi yavaş yavaş kullanmaya başladım.... 
*
Tarif kolay malzemeleri ise aşağıda gördüğünüz gibi çok az...
Anlatımı da bol fotoğraflı ve kolajlı hazırladım .
E hadi yapacak olanlara kolay gelsin diyelim ve başlayalım anlatmaya.... 
  

Malzemeler
Kek için
4 yumurta
1 su bardağı toz şeker
1 çay bardağı süt
2 su bardağı un(silme)
1 paket kabartma tozu
1 paket vanilya
İç malzeme için
6-7 adet orta boy elma (ekşi olursa daha iyi olur)
1 su bardağı toz şeker
1 tatlı kaşığı tarçın
1 çay bardağına yakın iri çekilmiş fındık veya ceviz içi
Üzerine
Pudra şekeri veya jöle..
Hazırlanışı
Önce elmalı iç harcımızı buradaki gibi hazırlayalım ...
Elmalı içimizi yağlı kağıt serdiğimiz tepsimizin tabanına aşağıda kolajda da gördüğünüz gibi eşit şekilde yayalım.
Kek karışımımız için yumurtalarla şekeri krema kıvamına gelecek şekilde çırpalım yada mikserleyelim.
Süt, kabartma tozu ,vanilya ve unumuzu da yavaş yavaş ekleyerek akıcı kıvamdaki kek hamurumuzu hazırlamış olalım.
Bu hamurumuzu tepsiye yaydığımız elmalı harcımızın üzerine eşit şekilde dökelim..
Bakınız aşağıda ki kolaj..

180 derecede önceden ısıttığımız fırında,
 kekimizi üzeri çokta kızarmayacak kıvamda sadece kek hamurumuzun içi pişene kadar pişirelim.
Dikkat ediyoruz çünkü pişmesi çokta zaman almıyor..
Kekimiz pişince fırından çıkaralım 1-2 dakika bekletelim.
 Aşağı  kolajda gördüğünüz gibi başka bir tepsiye yaydığımız yağlı kağıt üzerine yine başka bir tepsi yardımı ile elmalı kekimizi ters çevirelim.  (çevirince elmalı harç üste gelecek)
Pişirirken kullandığımız yağlı kağıdı dikkatlice kek üzerinden çıkaralım.
Elmalı harç, pişen kek hamurumuza yapıştığı için yağl kağıt kolaylıkla çıkacaktır..  

Sıra geldi kekimizi rulo yapmaya..
Bu aşama bana çok zevkli ve kolay geldi..
Çünkü kekimiz kolaylıkla sarılabiliyor..
Altta ki yağlı kağıt yardımı ile elmalı keki sıkıca saralım ve bir müddet o şekilde bekletelim.


Bundan sonraki aşama sizin zevkinize kalmış..
İsterseniz aşağıda gördüğünüz gibi rulonuzun üzerine tamamen soğuduktan sonra, sadece pudra şekeri serpebilirsiniz..
İsterseniz benim daha sonra çocuklar için hazırladığım zaman ki gibi elmalı jöle hazırlayıp,
 üzerine sürer, üzerine de şekerlemeler dökersiniz.. 

 Ya da  burada ki gibi bir krema hazırlayıp rulo kekinizin üzerine sürebilir o şekilde servis yapabilirsiniz..
Ya da  başka bir seçenek üzerine kremşanti sürebilirsiniz.  
Tercih sizin..

Ben, Berkan ve arkadaşları için bu şekilde hazırlamayı tercih ettim..
Elmalı rulomuz tamamen soğuyunca dilimleyip servis yapabilirsiniz.. 
*Kek hamurunuzun üzerini çok kızartmadan pişiriyorsunuz ,çok pişirirseniz kek kurur ve rulo haline getirmeniz zorlaşır..

*Ben büyük fırın tepsisi kullandım..
*Bu arada bu rulo kekde hiç yağ yok farketmişsinizdir sanırım..
*Bu malzemelerle bu rulodan 16 adet dilim çıktı..

................Afiyet Olsun...................

1 Aralık 2011 Perşembe

Kurutulmuş Patlıcan ve Domates Kavurması...

Elazığlı komşum sayesinde ilk defa tatmış ve çok sevmiştim bu kurutulmuş sebzeleri..
Evlendim evleneli komşularım genelde Malatyalı oldu ,ya da komşu illerden Elazığ,Sivas gibi..
Komşu olunca ve görüşüncede kültürlerden etkilenmemek elde değil..
İyi de oluyor hani değişik şeyler öğreniyor ya da öğretiyorsunuz..  
*
İşte bu kurutulmuş sebzeleri de Elazığlı komşum Nurgül'de tatmıştım ilk..
Haşlamış ve bol soğanlı yağlı olarak kavurmuştu çokta lezzetli olmuştu hani...
Giresunda da sebze kurutulur (taze fasulye ve değişik otlar gibi) ama patlıcan ve domates kurutulduğunu pek görmedim doğrusu..



Yöresel ürünlerin satıldığı yerlerden alışveriş yapmaktan, değişik neler bulurum diye
girip dolaşmaktan bile çok  zevk alırım..
İşte bu kuru sebze ve değişik bir çok ürünü arkadaşım Yıldız'ın tavsiyesi ile Adıyamandan gelen ürünlerin satıldığı bir  küçük bir marketten aldım..
Bu markette her hafta sonu Adıyamandan kamyonlarla gelen taze ürünler satılıyor..
Buradan alışveriş yapanların çoğu Adıyamanlıydı ,biz hariç tabii..
Tanımadığım bilmediğim bir sürü ürün vardı , orda gördüğüm bayanlara sordum  bu nedir ,ne yaparsınız bunlardan diye..
Bayanlarda sağolsunlar üşenmeyip anlattılar ,tarif bile verdiler..
Bu alışveriş ortamı terapi gibi geldi  bana....
Haşhaş, isot, dağ inciri, minik yeşil mercimek, Nar, Domates kurusu, Normal ve beyaz patlıcan kuruları aldım ve daha neler neler vardı ...

 Malzemeler
Kurutulmuş patlıcan, biber, domates
1 adet kurusoğan
2 diş sarımsak
1 tatlı kaşığı biber salçası
tuz, karabiber
Sıvıyağ

Yapılışı
Kurutulmuş patlıcan ve domatesleri yumuşayana kadar haşlayıp süzelim....
Kuru soğanı ince doğrayıp sıvıyağda pembeleşene kadar kavuralım.
Sarımsakları rendeleyelim ve salçayı da ilave ederek 2-3dakika kavuralım,
 haşlayıp suyunu süzdüğümüz kuruları da ilave edelim.
Baharatlarını da zevkinize göre ekleyelim.
Kısık ateşte ara ara karıştırarak 10 dakika daha kadar kavuralım.
Sıcak sıcak servis tabağına alalım.
İsteğinize bağlı olarak sarımsaklı yoğurtla da servis yapabilirsiniz ki bu şekilde de çok lezzetli oluyor...

*Kuru sebze kavurması kahvaltı sofranızda da çok lezzetli gidebilicek bir alternatif olabilir..

....................Afiyet Olsun.....................
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...